Yarının işini yarına bırakma


Bugün uzun zamandır takip ettiğim, teknoloji ya da gelecekle ilgili gelişmelerden insanları belki de ilk haberdar etmeye çalışan kişi Yazar Ufuk Tarhan ve onun yeni kitabını konuşacağız.

Ufuk Tarhan kimdir önce ona bakalım dilerseniz;

Ufuk Tarhan, 20 yılı aşkın bir süredir Gelecek Çalışmaları alanında deneyime sahip, Türkiye ve uluslararası ağlarda tanınan saygın “bir iş fütüristi” ve “stratejisttir”. Forbes Dergisi'nin “En Etkili 50 Kadın Fütürist” listesinde yer alan tek Türk ‘tür.

Geleceğin İş Dünyası, Endüstrileri Dönüştüren Teknolojik Trendler, Yapay Zeka Uyumlu Stratejiler ve Geleceğin Becerilerini Geliştirme konularında konferans ve seminerler vererek keynote konuşmacı olmakta; sektörlere ve şirketlere özgün panel ve workshoplar tasarlayıp modere etmektedir.
ODTÜ Ekonomi (Ekonometri) lisans ve BAU'dan İnovasyon ve Girişimcilik yüksek lisans derecesine sahiptir. 20 yıl boyunca başta teknoloji olmak üzere çeşitli sektörlerde üst düzey yönetici olarak çalışmıştır. "Bilişim Sektöründe En Başarılı İş Kadını" ve "Fark Yaratan Kadınlar" gibi birçok ödül kazanmıştır.

Aynı zamanda çok satan kitaplar olan "T-İnsan" kitabının da yazarıdır. Bugün ele alacağım kitap Ufuk Tarhan'ın "Yarının İşini Yarına Bırakma" Kitabı. T_İnsan kitabını da bundan sonra okuyacağım biraz tersten başladım ama Allahtan hızlı okuyorum sevdiğim kitapları.
Başlangıçta biraz kitapta işleyeceğimiz konularla ilgili tekrara düştüğünü söylemeden geçemeyeceğim ama tekrara düştüğü halde sıkmadı o da ayrı konu.

Öncelikle kitabı seçerken daha ilk sayfalarda gelecekte sürekli karşılaşacağımız ve anlamını mutlaka bilmemiz gereken kelimeler listesini gördüğümde çok hoşuma gitti. Gerçekten kelimeleri bilmiyordum ve bana çok şey öğreteceğini düşünerek zaten okuma listemde olan kitabı hemen almamı sağladı. Bu arada şunu da belirtmek istiyorum. Kitabı aldıktan sonra “kelimeleri biliyor musunuz?” diye hikayelerde takipçilerime bir soru sordum ve %85 'i "bilmiyorum" cevabını verdi. Yani sadece ben bilmiyor değilim. Ama ben artık öğrendim çünkü kitap bitti şimdi sıra sizde.

Bahsetmişken hemen bu kelimelerle başlayalım ne dersiniz? Ben kısaca şöyle bir ön bilgi olsun diye bahsedeceğim ama detayı tabi ki kitapta.

Oksimoron:
Birbiriyle çelişen ya da tamamen zıt, tamamen uyumsuz kelimenin bir arada kullanılmasıyla oluşan yeni sözcüktür. İki zıt özellik veya düşünceyi barındırır.

Örnekler:
Korkunç güzel

Sanal gerçeklik

Yaşayan ölü

Sessiz çığlık

Tarhan kitapta oksimoron kelimesinin bu çağ için neden önemli bir kelime olduğuna da değinmiş tabi.


Diğer kelimemiz Eklektik: eklektik yaklaşım, farklı sistemlere bağlı olan ögelerin en iyi parçalarını, belirleyici en iyi taraflarını toplayarak onlardan farklı bir şey yapmayı ifade ediyor. Bu çağa da “eklektik çağ” diyor yazar.

Mesela telefonun fotoğraf makinasını, video kamerayı, radyoyu, daktiloyu, kağıdı vb. gibi onlarca yüzlerce farklı amaç için üretilmiş değişik işlerde kullanılan şeyi alıp ufacık cep telefonlarına, ayakkabımıza, gözlüğümüze vb. koyuyor, onlara akıllı telefon, giyilebilir teknolojik ürünler vb. diyoruz veya şu bakış açısı benim de çok hoşuma gitti açıkçası ofiste, iş yerinde ya da evde veya herhangi bir yerde çalışır görünüp sosyal medyada sohbet, kavga, muhabbet ediyor, e ticaret sitelerinde alışveriş yapıyor, gideceğimiz yerleri seçiyor rezervasyon yapıyoruz. Veya aynı şekilde evde, kafede, piknikte denizde, tatilde ise çalışıyoruz maillere bakıyoruz iş yapıyoruz. Yani kısaca evde işi işte evi yaşıyoruz en uygunu seçiyoruz bizim için iyi olanı seçiyoruz diyelim.

Altruist, altruistlik: Altruist “başkası için” anlamına gelen Latince kökenli bir kavram.

Alturizm: birisine yarar sağlamak ya da onu zarardan kötülükten korumak dışında herhangi bir beklendi içinde bulunmadan yapılan empatik yardım davranışıdır.

Stoacılık: MÖ. 4. Yüzyılda Kıbrıslı zenon tarafından Atina’da kurulmuş felsefi bir okuldur.
Stoacılar, dış dünyayı ve kendimizi tanıyarak, neyi değiştirip neyi değiştiremeyeceğimizin ayırdına vararak mutluluğa, yani her koşulda “iyi hissetme” halini, stabil duygu durumuna ulaşabileceğimizi savunurlar. Bu dört kelimeyi kısaca anlattıktan sonra bu kelimelerin detayları ve diğer kelimelerin derin anlamları için sizleri kitaba yönlendirmek ve kitaptaki diğer başlıklara göz atmak istiyorum.


Kuşaklar konusunda başlayalım öyleyse.

Kuşak ile ilgili kesinlikle okumanızı tavsiye ettiğim bir kitap var “İşte Z kuşağı” okumanızı tavsiye ederim. Kuşaklarla ilgili detaylı bilgi için linki buraya bırakıyorum. 

https://annerehberi.com.tr/post/geleneksel-kusak-bebek-patlamasi-kusagi-xy-z-ve-alfa-kusagi

Kuşak farkını en çok oluşturan olay teknolojik gelişmelerdir. Zaman değişiyor, teknoloji hızla gelişiyor. Biz bugün Z kuşağı ile iş yapmaya alışalım derken, teknolojiyi artık uzvu gibi kullanmaya başlayan alfa kuşağı yolda. Henüz küçükler öğrenciler ama yoldalar. Bizler hep “ah bizim zamanımızda böyle miydi?” demekten hala alıkoyamıyoruz kendimizi. Ama daha önce de “juvenoia” adlı başlıklı yazımda da belirtmiştim Tarhan’da benzer noktalara değinmiş. MÖ. 8. Yüzyıl da Hesiod, MÖ. 5. Yüzyılda Sokrates ve MÖ. 4. Yüzyılda Aristo’nun söylemlerine yer vermiş. Hepsi de gençleri eleştirmiş, gençlerin yaptıkları onlara da farklı gelmiş. Hatta ünlü Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ  "Sümer tabletlerinde 'Bu gençlik nereye gidiyor?' yazısını gördüğümden beri, gençleri sorgulamıyorum." İfadesini kullanmıştır. Demek ki MÖ’ dan bile bu söylemler varsa artık söylemeyelim diyor ve şu cümlelerle konuyu çözmek istiyor Tarhan.

“Nesil farkı döngüsel bir gerçektir, kapatılacak bir mesafe ya da doğru yanıtı olan bir problem değildir. Bu bakışımızı değiştirmemiz gerekiyor. Nesil Farkı tıkanıklığını ancak ve ancak zamanın ruhuna uyumlanma yaklaşımı, gayreti çözer” diyor.

Ben de öğrenmenin önemini bilen biri olarak öğrendikçe değişen ve gelişen insanlara dönüşelim diyorum çağı ancak böyle yakalarız kendimizi geliştirerek her gün eski kimliğimizin üzerine yeni şeyler ekleyerek.

Tarhan’ın konuya ilgi duyanlar tarafından çok kısa sürede okunacak kitabının diğer bir konusu “Eğitim”. “Teknoloji bu kadar hızlı değişirken değişmeyen tek şey eğitim” diyor Tarhan. Bu konu kitabın büyük bir çoğunluğunun içeriğini oluşturuyor aslında. Her şey bu kadar hızla ilerlerken hala 1900 lü yıllarda başlayan sanayi devrimi için tasarlanan eğitim şeklinin çocuklarımızı geleceğe hazırlamadığı bu nedenle eğitimde köklü bir değişimin yapılması gerektiğini söylüyor. Şu an ileri görüşlü hangi eğitim gönüllüsü bunu söylemiyor ki öyle değil mi? Eğitimi değiştirme, dönüştürme çabasında olan insanlar ve bunları nasıl yapmaya çalıştıklarına yer vermiş. Bu eğitim devrimcileri: Elon Musk, Salman Khan, Sugata Mitra, Sir Prof. Dr. Ken Robinson, Ray Kurzweil ve Dr. Michio Kaku.

Elon Musk’ın kurduğu kendi çocuklarını ve şirketlerinin bazı personellerinin de çocuklarının gittiği “Ad Astra” okulundan ve özelliklerine Elon Musk’ın ileri görüşlülüğüne yer vermiş. Tabi Elon Musk’ında savunduğu her çocuğa aynı eğitimin verilmemesi ve eğitimin çocukların yeteneklerine göre bireyselleşerek verilmesi.

Salman Khan ise Khan Akademinin kurucusu, Eğitimin herkese ücretsiz bir şekilde ulaşmasını isteyen bir toplum gönüllüsü. Lütfen Khan Akademiyi bir araştırın, faydalanın çevrenizdeki insanları faydalandırın.

https://www.ted.com/talks/sal_khan_how_ai_could_save_not_destroy_education?subtitle=en

Sugata Mitra, Sugata Mitra, Hintli bir bilgisayar bilimcisi ve eğitim teorisyenidir. En çok "Duvardaki Delik" deneyi ile tanınır. Araştırıp Tedx konuşmasını izlemenizi tavsiye ederim.

https://www.ted.com/talks/sugata_mitra_build_a_school_in_the_cloud?subtitle=en

Sir Prof. Dr. Ken Robinson İngiliz konuşmacı, eğitimci, danışman ve yazardı. “yaratıcı Öğrenciler” kitabını da çok keyifle okumuştum. “Okullar yaratıcılığı Öldürüyor mu?” söylemiyle ünlüdür Robinson’da.

https://www.ted.com/talks/sir_ken_robinson_do_schools_kill_creativity?subtitle=en

Evet, gelecekte sıklıkla kullanacağımız, bilmediğimiz farklı kelimelerle başladık eğitimle sonlandırıyoruz. Yepyeni şeyler öğrenmenin keyifle burada veda ediyorum. Sevgiyle kalın.



Kaynak: https://www.ufuktarhan.com/hakkimda

“Yarının İşini Yarına Bırakma” kitabı



 

Yazar Hakkında

/images/manolya-1.png

Manolya GÜMÜŞAY

Profesyonel Koç - Yönetici

annerehberi.com.tr yazarı

Yazarın tüm makaleleri

Yorum yap