Sıradan Bir Okul Günü(!)

Çocuğunuz, yarın teslim edilmesi gereken, kendisine 3 gün önce verilmiş olan “ayın evreleri maket çalışması” ödevini akşam sıkışık bir anında hatırlarsa ne yaparsınız?

Cevap basit!

Gerçek yaşanmış bir olay ‘dan anlatıyorum; belki tebessümle okuyacaksınız bugün yazacaklarımı.

Saat olmuş 8, malzemelerini alayım desen çıkılmaz artık o saatte, kırtasiyeler kapandı mı??? Soru işaretleri olur kafanda. Evden çözüm üretmeye çalışırsın. Bir zemin gerek, süper çözüm odaklı yaklaşımlı beyinler iş başında, bir ayakkabı kutusu bulursun. Üzeri beyaz zeminle kaplanır. Ay yapmak için masa tenisi topları gerek şimdi. Allahtan sporu seviyoruz da yedek toplarla birlikte 4 tenis topumuz çıktı. Ama bugün haydi masa tenisi oynayalım dese aile üyelerinden biri, top kalmadı evde bilginiz olsun hepsi dünyanın uydusu ay kıvamında çünkü. Ayın yüzeyleri boyanır. Boyadan sonra silikon tabancası gereklidir. İhtiyaç anında bulunmayan silikon tabancası için o an yaşananlardan habersiz baba aranır, whatsapp görüntülü konuşma vasıtasıyla silikon tabancasının kilerdeki yeri öğrenilir. Ayın evreleri maketi artık hazırdır. Sabah unutulmaması için kapının önüne konulur.

İnsanın iki tane birbirinden tatlı çocuğu olursa olay bu kadar ile kalmaz, macera devam ediyor :)

Sabah olur, oğlunu öperek uyandırmaya gidersin, gözünü açmadan sana kurduğu cümle “anne, boş tuvalet kâğıdı rulosu var mı?” olur. Haydi bakalım! Annesine günaydın demeden böyle bir cümle kuruyorsa çocuğunuz, demek ki beyefendinin unuttuğu bir ödevi var, diye düşünürsünüz, sizde benim düşümdüğüm gibi. Anne yüreği işte, “buluruz oğlum hayırdır” dersin. Hemen tuvaletlerdeki peçete miktarlarını kontrol edip birini boşaltır oğluna verirsin (çocuk gelişimciler, pedagoglar lütfen bu cümlelerde hata aramayın, klasik ev hali, sabah okul hazırlığı yapması gereken çocuğunuza zamanında okula yetişmesi için, mecburen destek vereceksiniz, bırak her şeyi kendi yapsın, sorumluluğunu bilsin diyemiyorsunuz o anda maalesef). Sen bu arada mutfağa kahvaltı hazırlığına geçersin. 10 dakika sonra okul kıyafetlerini giyinmiş, kahvaltı için hazır gelmesini beklediğiniz oğlunuz, elinde rulo, makas, yapışkan, karton ve pijamayla mutfağa gelir. Sakin sakin yapıştırma falan yapmaya çalışır, bu arada servis için az süre kalmıştır. Allahtan kızınızın “akşam ayın evreleri adlı muhteşem sanat eseri” çalışması için çıkardığınız silikonu hemen tekrar ayarlar, performans ödevlerine  sonsuz desteğinizi orada da gösterirsiniz. Bu kadar emeğin sonunda harika bir kalemlik hazır ve nazır okula gitmeyi bekler.

Sıradan bir okul günüydü işte, yukarıda yazdıklarım. Hani bir büyüse deriz ya, doğar, kırkı çıksın deriz, oturur, yürüse deriz. Yürür, koşsa deriz. Koşar, konuşsa deriz. Konuşur, okula başlasa deriz. Okula başlasa, bir ilkokula geçse deriz. O dönemler geçsin isteriz. Deriz de deriz. Her dönemin kendine göre zorlukları var, olay çocuğumuzun hangi döneminde olduğumuz. Şimdi çocuğu sınavlara hazırlananlar da ah ah, keşke bu maket, tuvalet kağıdı rulosu aradığım günlere dönebilsem diyordur eminim.

Yaşayalım ve görelim, dünü, bugünü yarınıyla çocuklu hayatımızı. Allah sağlık versin ve biz hepsini görelim, tadını çıkararak yaşayalım inşallah.

 

 

Yazar Hakkında

/images/manolya-1.png

Manolya GÜMÜŞAY

Eğitim Koçu

annerehberi.com.tr yazarı

Yazarın tüm makaleleri

Yorum yap