Sıkı Dostlar Amansız Düşmanlar

Hepimiz zaman zaman çocukların aralarındaki didişmelere, dışlamalara/ dışlanmalara, grup olmalarına, üzülmelerine, sevinmelerine, bir küsüp bir barışmalarına ya da büyük tartışmalarına şahit oluyoruz. 5. Sınıfta bunları daha yoğun hissediyorsunuz. Çünkü çocuk 4 yıl birlikte okuduğu gruptan ayrılıyor birden farklı bir gruba dahil oluyor. Tam sınıfa adapte olması gereken dönemde bir de ön ergenlik  başlıyor birde önceden tek öğretmenken şimdi her derse farklı öğretmenler giriyor, dolayısıyla adaptasyon süreci, arkadaşlık ilişkileri de oldukça değişken oluyor çocukların.  5. sınıfın inişli çıkışlı dönemlerinde “neden böyle diye” sorduğumda kendime bu kitap çıktı karşıma..."Sıkı dostlar, amansız düşmanlar".

Özellikle ortaokul ve lise yaş grubu çocukların sosyal yaşamlarını irdeleyen bence oldukça yardımcı ve bilgilendirici bir kitap olma özelliği taşıyor. “Neden gruplaşırlar? Neden her sınıfta her rolden çocuk vardır? Topluluk kurallarında neler vardır? Çocuk yaşamında bir gruba dahil olmanın önemi nedir? Arkadaşlık neden bu kadar önemlidir? Ergenlik cağında arkadaşlık neyi ifade eder?” Gibi gibi soruların beynimizde uçuştuğu bir dönem bu sorulara yanıt bulabileceğiniz bir kitap. Kitapta çoğunlukla sosyal psikoloji alanında yapılmış araştırmalara yer verilmiş yazarlar tarafından.

Birbirini farklı gören grupları bir araya getirmek için projeler yapan öğretmenleri okuyorsunuz. “Birbirini farklı gören grupların bir araya gelmesinin tek başına bir şey ifade etmediği, ancak ortak bir hedeflerinin misyonlarının olmasının çok şeyi değiştireceği” cümlesi çok hoşuma gitmişti mesela. Çocukları bir araya getirmeye çalışan, zorbalığı, dışlanmaları önlemek için öğretmenlerin uyguladıkları stratejileri öğreniyorsunuz.

İkili ilişkilerdeki çatışmaları, üçlü gruptaki sorunların neden yaşandığını göreceksiniz ve ailelerinin ebeveynlerin bu sorunlara yaklaşımlarını. Çocukların çatışma ve ihaneti nasıl yönettiklerini, ardından çözüme nasıl ulaştıklarını göreceksiniz. Örneklerle bunlar çok güzel bir şekilde anlatılmış. Danışanlarından ve çevrelerinde kendi çocukları dahil arkadaş gruplarında yaşadıkları sosyal ilişkilerden fazlasıyla örneklerle dolu, kısaca çocukların neyi, neden yaptıklarına yer veren ebeveynleri ve öğretmenleri aydınlatan bir kitap olmuş.

Kitabın son bölümünde ise öğretmenler ebeveynler neler yapabilir? “Öğretmenler ve ebeveynler konu başlıklarına göre nasıl davranış sergilemeli?” gibi önerilere yer verilmiş. Çocuklarıma sosyal hayatlarında nasıl daha da yardımcı olurum, çocuğunun arkadaşlarıyla yaşadığı bir sorun karşısında ne yapmalıyım diye soran oluyorsa kendisine ara ara, bu kitap tamda size göre diyorum. Başka bir kitap yorumunda buluşmak üzere sevgiyle kalın.

Manolya Gümüşay

Eğitim Koçu