ÇOCUĞUM GERÇEKTEN İŞTAHSIZ MI?

İştah aslında yemek yeme isteğidir sevgili anneler ve çocukların metabolik ihtiyaçlarını karşılaması için gerekli enerji alımını düzenler. İştahsızlık toplumda çocuklarda %25-%40 oranında görülmektedir. Yani sevgili anneler yemeyen, yeme davranışı bozukluğu olan çocuklarınız varsa emin olun yalnız değilsiniz.

ÇOCUKLARDA YEME DAVRANIŞINI DÜZENLEYEN FAKTÖRLER

Enerji düzenlenmesi için hormonlar ve devreye giren haz mekanizması, çocuğun kendi gelişimsel özellikleri, ebeveyn ve çocuk etkileşimi ve sosyal faktörler çocuklarda yeme davranışını şekillendirir. İlk tat duyusu çocukta anne karnında 15. haftada gelişir. İlk 4 ayda bebeklerde tatlı tercihi, 4-6 ay da tuzlu tercihi ön plandadır. 6-12. ay katı tercihi başlar, 12 - 24 ay yiyecekleri görsel olarak tanır ve ilgi duyar. Anne baba seçiciliği ve genetik de çok önemlidir. Anne ve babası seçici olan çocukların daha az sebze yediği ve bunlarda daha sık obezite görüldüğü gösterilmiştir. Sosyal öğrenme ve sosyal faktörlerde önemlidir. Sevdiği bir masal kahramanının sevmediği bir şeyi yemesi veya acı sever kültürlerde acıya ihtiyaç duyması çocukta iştah mekanizmaları üzerinde etkilidir. Çocuğun gelişimsel özellikleri örneğin 6. ayda başını dik tutma, destekli oturma, bir yaşta eliyle bir yiyeceği ağzına götürme, bardaktan su içme, 18. ayda artık kendini besleyebilme ve 36. ayda çene hareketlerini koordineli ve tam gerçekleştirilebilmesi ve yanısıra psikososyal gelişimine uygun yiyecek sunulması ve çocuğun yeme davranışları üzerine etki eder. Genel olarak mizacı zor olan çocukların yeme davranışları da daha sorunlu olur. İhmalkâr ve izin verici aileler ile aşırı baskıcı ve otoriter ailelerde çocuklar daha iştahsız olur ve bu çocuklarda sağlıklı yeme alışkanlıkları zor gelişir. Oysa demokratik ailelere baktığımızda çocuklarının ihtiyaçları ve istekleri tam bir iletişim içerisinde belli sınırlar ve kurallarla ele alınır ve iştah problemleri ve yeme sorunları bu ailelerde daha az görülür. Bu ailelerde abur cubur daha az tüketilir ve sebze meyve ağırlıklı beslenilir.

Yemek yeme davranışı sorunlu olan çocuklara yaklaşırken yapılan en önemli hatalardan biri, boy ve kilosu iyi deyip anneyi aileyi anlamamak veya gereksiz anormal travma yaratacak tetkikleri yapmaktır. Sorun ne zaman ve nasıl ortaya çıkmıştır? Çocuğun herhangi bir hastalığı var mıdır? Çocuğun büyüme gelişmesi etkilenmiş midir? Beslenme sırasındaki duygusal ortam nasıldır? Ailede stres faktörleri var mıdır? Erken doyuyor olabilir mi? Mide boşalması geç mi? Bunları gözden geçirmek gerekir. Yemeğe başlamadan önce öğürüyorsa, patalojik beslenme yöntemleri uygulanıyorsa, zorlayarak besleme varsa, ancak dikkati dağıtılarak yemek yedirilebiliyorsa, öyküde bir hastalık yoksa psikolojik olarak da destek fayda sağlar. Herhangi bir travma yaşadı mı? Entübe oldu mu ameliyat geçirdi mi? Aile aşırı baskıcı, öfkeli mi öncelikle bu sorunları tespit edip eğilmek lazım. Yutma güçlüğü, ağrılı yutma, beslenme sonrası kusma, ishal veya sürekli kabızlık, egzema ve büyüme geriliği olması iştahsızlığı olan çocuk için tehlike sinyalleridir. Anne ve babanın rol model olması çok etkili bir unsurdur. Bununla birlikte TV ve tablet veya telefon ile yemek yemek veya bunların açık olduğu ortamlarda yeme, erken doyma, sağlıksız beslenme alışkanlıkları kazanma veya obezite gibi sorunları beraberinde getirir.

Yeme sorunu olan bir çocuk aslında iştahsız algılanan normal bir çocuk olabilir. Aşırı hareketli, yerinde duramayan sürekli atıştıran bir çocuk olabilir. Sadece yemeye değil tüm hayata karşı ilgisi az olabilir veya aşırı seçici olabilir. Sorun ortaya doğru şekilde konmalıdır. Aşırı seçici çocuklarda bazen başka duyusal sorunlar da olabilir biz bu çocukları çocuk psikiyatrisi ile birlikte takip ederiz. Bazı çocuklarda ise yaşadıkları aspirasyon vs. kötü deneyim nedeniyle beslenme korkusu gelişmiş olabilir.

TEMEL BESLENME İLKELERİ

Genelde bu çocuklara 3 ana 3 ara öğün sunulmalıdır. Arada meyve suyu dahil atıştırmalık verilmemelidir. Sofraya oturduktan sonra 15 dakika içinde yemeye başlaması beklenmeli ve en çok 30 dk. içinde yemiyorsa kaldırılmalıdır. Yemek sırasında dikkat dağıtılacak etkinliklerden uzak tutulmalıdır. Uygun sınırlar konmalıdır. Nerede ne zaman ne yiyeceğine siz, ne kadar yiyeceğine o kara versin. Aşırı etkinlik ve oyuncak ortamda olmamalıdır. 3-4 saat ara ile beslenmelidirler. Öğünler ev halkı ile uyumlu olmalı ve yaşına uygun gıda sunulmalıdır. Porsiyonları küçük ancak içerik olarak zengin olmalıdır. 6-36 aylık dönemde çocuklarınızı mümkün olduğunca çok gıda ile karşılaştırın. Yeni gıdaları sistematik olarak 10-15 kez farklı zaman ve ortamlarda sunun. İştah açıcı diye bilinen duyulan ilaçları, vitamin şuruplarını doktor önerisi olmadan kullanmayın.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Efsun Sızmaz

 

Yorum yap