HİÇ HATA YAPMAYAN KIZ

Herkese merhaba,

Yine bir okul öncesi kitap yorumuyla karşınızdayım. Ben bu kitabı okurken çok eğlendim ve kendi adıma da hayata dair çok dersler çıkardım. Evet evet doğru okudunuz kendi adıma dedim. Çocuklarımın mükemmel olmaya çalışmaması için onları rahatlatmak adına payıma düşeni aldım. Ve kendim için de hayatta bazı şeyleri oluruna bırakmam gerektiğini bir kez daha hatırladım.

Hiç Hata Yapmayan Kız, mükemmeliyetçi olan bir çocuğun başından geçenleri esprili bir dille anlatıyor.

Kitabın fiziksel özelliklerine bakacak olursak, kitap 30 sayfa, çizimler keyifli. Yazar Gary Rubınsteın’den yapılan çeviri gerçekten çok güzel. Kitabın yazarı, kitabı kaç yaşındaki çocuğumuza okumalıyız bilgisini vermemiş. Benim naçizane fikrim 3+ ideal olabilir. Çünkü çocukların 2-3 yaş arasında bir şeyleri kendi yapma hevesleri çok fazla. Bazı zamanlarda hevesli oldukları işleri başaramayıp ağladıklarında, olayı komik tarafından görüp eğlenmeleri gerektiğini anlamaları açısından bize ışık tutacak bir kitap.

Hikâyenin kahramanı Betül, hiç hata yapmaması ile o kadar ünlü ki kimse ismini dahi bilmiyor. Küçük kız ünlü bir hokkabaz. Ve 3 senedir mükemmel bir şekilde hokkabazlık gösterisi yapıyor. (Hokkabaz: Sahnede el çabukluğu ile birtakım şaşırtıcı oyunlar yapmayı meslek edinen kişi) Babası, faresi ve kardeşi Kaan ile birlikte yaşayan Betül, gün içinde rutinlerini eksiksiz yerine getiriyor. Kardeşi Kaan ise çok hata yapan, pastel boyaları yiyip fasulye ile resim yapmaya çalışan, elleriyle dans eden komik bir çocuk.

Günlerden bir gün, Betül yakın arkadaşları ile kek yaparken, elindeki yumurtaları yere düşürmekten son anda kurtarıyor. Ancak hata yapmak üzere olması onu çok etkiliyor ve endişe tüm hayatına yayılıyor. Arkadaşlarıyla oyun oynamıyor, gece derin uykuya dalamıyor.

Yetenek yarışmasına hazırlanan Betül, gösteri günü gelip çattığında çok gergin olduğunu hissediyor. Gösteride bir şeyler yolunda gitmiyor ve başarısız oluyor. Betül de sonunda hata yapıyor. (Bu kitap çizgi filme uyarlansa ve tam da bu noktada fonda Orhan Gencebay’dan hatasız kul olmaz çalsa süper olurdu.)  Hata yapmanın verdiği şaşkınlıkla kendisi de seyirciler de ne yapacağını bilemiyor. Sonra Betül’ün kahkaha sesleri duyuluyor ve seyirci de Betül’e eşlik ediyor. Çünkü bence gülmek bulaşıcıdır

Betül hata yapmanın rahatlığı ile gece güzel bir uyku çekiyor. Gün içinde ufak tefek hata yapmaktan korkmadan arkadaşlarıyla oynuyor. Hayattan zevk almaya başlıyor. Aslında küçük sakarlıklar ve hataların o kadar da kötü olmadığını hayatına renk kattığını anlıyor.

Keyifli okumalar…

  Mühendis ve anne İjlal Eken Dündar