Helikopter Anne Babalar
Bu yazımda son yıllarda Avrupa ve ABD’de çokça söz edilen bir deyim olan “Helicopter Parents” yani Helikopter Anne-Babalardan söz edeceğim. Ne demek peki bu deyim? Çevrenizde bu çeşit ebeveynlerden eminim oldukça sık görüyorsunuzdur.
Çocuklarının peşinden koşan ve onların etrafında pervane olan bu anne-babalara her yere yetişen askeri helikopter örneğinden yola çıkarak “helikopter anne-babalar” adı verilmiştir. Batı dünyasında yaygın olarak kullanılan helikopter ebeveynler kavramı, psikolojik ve sosyolojik bir sorun olarak ele alınmaktadır.
“Ben çok ilgili ve bilinçli bir ebeveynim, çocuğumla yakından ilgileniyorum, bütün çocuk-kişisel gelişim kitaplarını okuyorum” diyen ebeveynlerin çoğu bu gruba giriyor aslında. Her durumda çocuğun yanındalar; çocuğun benlik gelişimi için iyi niyetle zarar veriyorlar.
Bizim bireysel danışmanlıklarımızda da birebir karşımıza sıklıkla çıkıyor. Nasıl mı? Bu ebeveynler tanılarla geliyorlar görüşmeye. “Hocam ben okudum, benim çocuğumda …. var.”, “Hocam yaşıtlarına göre karşılaştırdığımda bizim çocukta ….eksik o yüzden de destek alması gerektiğini düşünüyorum”. Bu konuda çocuklar ne diyor dersiniz? “Bir ergen bana şöyle dedi: “Sürekli ensemde bir nefes hissediyorum, bana büyüme şansı tanıyacaklar mı acaba diye merak ediyorum!”. Bu cümle her şeyi o kadar iyi özetliyor ki…
Bu tarz ebeveynleri anaokulundan başlayıp iş hayatına başlayan yetişkinlerin yanında bile görmek mümkün. Anaokuluna ya da ilköğretime başlama aşamasında anneden ayrılma sorunu yaşayan çocukları oldukça sık görebilirsiniz. Arkadaşlarıyla parkta oyun oynarken sürekli etrafında dolanan anneler, her düştüğünde ayağa kalkmasına bile fırsat vermeyen anneler, yine aynı şekilde örneği daha da ileriye taşıyabiliriz. Peki, iş görüşmesine annesi ile birlikte giden gençler gördünüz mü? Evet, ben gördüm ne yazık ki. İşin en ironik kısmı ise; bu ebeveynlerin uzmanlara başvurup “benim çocuğumun sanırım özgüven sorunu var neler yapabiliriz?” diye sorması.
Bu ebeveynler her durumda çocukların yanındalar ve ne yazık ki onların hata yapmasına fırsat vermiyorlar. Her koşulda onları korumaya ve gözetmeye çalışıyorlar. Çocukların yaşadıkları hayat aslında en başından itibaren anne-babaları tarafından plan ve programa dahil olarak işlemekte. Çocuklarına bütün Dünya onların etrafında dönüyormuş gibi davranıyorlar. İleride en büyük travmayı çocuklar yine anne-babaları yüzünden yaşıyor. Örneğin üniversiteyi şehir dışında okudukları zaman ya da askere gittikleri zaman Dünya’nın hiçte etraflarında dönen bir şey olmadığını anladıklarında yalnız kalıyorlar ve depresyon kaçınılmaz oluyor. Aşırı koruyucu ve kollayıcı bu ebeveynler uzun vadeli çocukların benlik saygısının, özgüveninin gelişimini olumsuz yönde etkiliyorlar.
Biliyoruz ki hiçbirimiz yetişirken hatasız yetişmedik ama unutmayın ki çocuklar yürümeyi öğrenirken önce düşmeyi öğreniyor. Düştükten sonra nerelere tutunmaması gerektiğini öğreniyor ardından da daha sağlam adım atmayı öğreniyor. Ancak her düştüğünde onu tutan anne-babası olursa asla yürümeyi öğrenemez!
Yorum yap