Doktor, Anne ve Yazar Didem Yüzügüllü

Farklı ÅŸeyler okumaya ne kadar ihtiyacımız var bugünlerde deÄŸil mi? Hep aynı haberler, hep aynı konular. Gelin haydi bir yazarla sohbet edelim bugün. Yazmak hayatında neleri deÄŸiÅŸtirdi? Ne tarz yazılar yazıyor? Roman yazmaya nasıl karar verdi? Hem doktor, hem yazar, hem anne... Anne Rehberi’ne daha iyi bir konuk olabilir mi söyleyin bakalım ÅŸimdi bana?

Merhaba Didem Hanım, bize biraz kendinizi tanıtır mısınız?

Merhaba. Adana’da görev yapan, iki kız çocuÄŸu annesi bir doktorum. Yaklaşık on üç senedir Adana’da yaşıyorum. Çocukluk ve ilk gençlik yıllarım ise Kayseri’de geçti. Aynı zamanda yazarım. “Bir Ä°hanet Bir Cinayet” ve “Borç” isimli iki kitabım var. Bir yandan da köÅŸe yazıları yazıyorum.

Yazmaya nasıl baÅŸladınız?      

Yazmaya baÅŸlamam bir anda oldu aslında. OkuduÄŸum bir kitap vardı ve ben de olsam böyle yazardım diye düÅŸündüm. Yazarın kalemi çok tanıdık gibi, hatta benim kalemimmiÅŸ gibi geldi. Ä°çimde yazma isteÄŸi oluÅŸtu. Sonrası tabii sancılı süreçler... Bir fikir üretmek, onu yazıya dökebilmek, ardından yayınevi ile anlaşıp bastırabilmek kolay deÄŸildi. Kitap okuma oranımız artarsa, belki yeni yazarlar benim kadar zorlanmadan kitaplarını bastırabilirler ve kitapçı raflarında daha kolay yer bulabilirler.

Ä°ki kitabınız var, biri daha yeni çıktı hatta özellikle bu kitaplara daha fazla gömüldüÄŸümüz, kitapların hayatımızdaki yerini daha net anladığımız günlerde bize biraz kitaplarınızın konusunu anlatır mısınız?

Ä°lk kitabımın ismi “Bir Ä°hanet Bir Cinayet”. Ä°lk göz aÄŸrım gibi oldu. Oldukça yalın bir dille, içimden geldiÄŸi gibi yazdım. Ä°çinde yine polisiye tatlar var ancak genel olarak bir ailenin yaÅŸadıkları ile ilgili. Aldatılmış bir kadının hislerini kâğıda dökmesinden oluÅŸuyor. Ä°kinci kitabımın ismi ise “Borç”. Tam bir polisiye diyebilirim. Ä°ki kitabımda da en çok dikkat ettiÄŸim zararlı içeriklerin olmamasıydı. Kelimelerimi dikkatle seçtim ve polisiye romanı olmasına raÄŸmen ÅŸiddet, kan, vahÅŸet gibi sahneleri anlatmadım. Polisiye roman okumayı sevenlerin kitaplarımdan keyif alacaklarını düÅŸünüyorum.

Peki, neden cinayet? Doktor olmanız mı kolaylaştırıyor, birinden mi esinlendiniz? Sizi cinayet romanı yazmaya iten neydi?

OkuduÄŸum kitaplar beni böyle yönlendirdi diye düÅŸünüyorum. Cinayet olmasa da bir gizemi çözmek ve o merak duygusu hep hoÅŸuma gitmiÅŸtir. Karakter olarak gayet ılımlı biri olduÄŸumdan cinayet romanı yazmam insanları ÅŸaşırtıyor. Ama benim yazmayı sevdiÄŸim konu aslında kan ya da ölüm deÄŸil, bir sırrın çözülme sürecini seviyorum.

Bildiğim kadarıyla sadece kitap değil makaleler de yazıyorsunuz? Ne tarz makaleler yazıyorsunuz?

Makalelerim internet dergilerinde yayınlanıyor. Åžimdiye kadar kısa öyküler ve tıbbi bilgilendirme yazıları yazdım. KöÅŸe yazarı olmak, hayallerimden bir tanesiydi. Bir süredir yerel bir gazetede köÅŸe yazıları yazıyorum. Konular bazen saÄŸlıkla ilgili bazen de hayatın içinden farklı olaylarla ilgili olabiliyor.

Yazmak hayatınızda neler değiştirdi, bunun dışında hobileriniz var mı?

Yazmak bana çok iyi geldi. Bakış açımı deÄŸiÅŸtirdi ve yeni kapılar açtı. Zaman zaman farklı uÄŸraÅŸlarım olmuÅŸtur ancak hiçbirini bu kadar benimsememiÅŸtim. Åžu an aktif olarak ilgilenemiyorum ama lise döneminde keman ve gitar çalmıştım. Daha sonraları ders yoÄŸunluÄŸu, ardından gelen iÅŸ yoÄŸunluÄŸu derken ihmal ettim ve bıraktım.

Ne tarz kitaplar okursunuz? Okuduğunuz tarzda mı yazıyorsunuz yoksa farklı mı?

Tarz olarak kiÅŸisel geliÅŸim dışında her tarzı okurum. Farklı romanlar okumak hoÅŸuma gider. Özellikle yazmaya baÅŸladıktan sonra, farklı fikirler ve farklı tarzlar daha çok ilgimi çekmeye baÅŸladı. Fantastik romanlar da açıkçası çok ilgimi çekmez. Polisiye tarz hem yazdığım hem de okumayı en çok sevdiÄŸim tarz diyebilirim.

Çocuklarınız kitap okusun ya da okutsun diye özel bir çaba sarf ediyor musunuz, onlara kitapları sevdirmek adına?

Tabii ki. Birlikte kitap okuyoruz ve ilgilerini çekebilecek, yaÅŸ gruplarına uygun kitaplar almaya çalışıyorum. Bunun dışında benim kendi kitaplığım onların çok ilgisini çekiyor. Büyüdüklerinde kitaplık sahibi olmak istediklerini söylüyorlar. Onların üzerinde olumlu bir etki bırakabildiÄŸim için mutlu oluyorum. Åžimdi okul öncesi çaÄŸdalar. Ama ileride de bu kitap sevgilerinin devam etmesini isterim.

Hekimlik ve yazarlık nasıl bir arada gidiyor, bağlantılı yanları var mı? Bir de şu saatlerde daha rahat yazı yazıyorum diyebiliyor musunuz?

Hekimlik, yoÄŸun mesai saatleri olan ve sizi ciddi anlamda yoran bir meslek. Ev ve iÅŸ yaÅŸamını bir arada götürmeye çalışırken bir de üstüne yazı yazmayı eklemiÅŸ oldum. Ama nasıl olduysa, yazı yazmak iÅŸlerimi daha da zorlaÅŸtırmak yerine kolaylaÅŸtırdı. Kendime ait bir alan bulmanın getirdiÄŸi rahatlık olabilir bu. Nedenini çözememiÅŸ olsam da, yazmaya baÅŸlamadan öncekine göre ÅŸu an hayatım çok daha düzenli ve rayında gidiyor. Saat olarak akÅŸam geç saatleri ve sabahın erken saatlerini tercih ediyorum. Küçük çocukları olan ve çalışan bir kadının yazmak için baÅŸka zamanı olmuyor zaten. Ä°lham gelmesini beklemek gibi bir lüksüm olmuyor.

Åžimdi bu bir roman, kurgusu ile kiÅŸileriyle deÄŸil mi? Ben de makale yazıyorum ama kurgulu romanları okurken merak ediyorum, ana hattı belli mi oluyor, içini konuÅŸmalarla mı dolduruyorsunuz? Yoksa yazmaya baÅŸlayıp akışta mı belirleniyor bütün hepsi?

Ana hat belli oluyor. Hatta ilk harfi yazmaya baÅŸlamadan önce uzun bir düÅŸünme süreci oluyor. DiÄŸer yazarlarda farklı olabilir ama benim için iki kitabımda da böyle oldu. Başına geçip yazmaya baÅŸlayana kadar hem karakterler, hem de kurgu kafamda oturmuÅŸ oluyor. Ama yazarken olaya dâhil olan karakterler çıkabiliyor. GidiÅŸatta ufak deÄŸiÅŸiklikler olabiliyor. Diyalogları yazmak ise en sevdiÄŸim kısım diyebilirim. Kafamın içinde karakterler konuÅŸuyor ve ben yazarak onlara yetiÅŸmeye çalışıyorum.

“Kitap okumayı çocuÄŸuma nasıl sevdirebilirim” sorusu çoÄŸu ebeveynin ortak derdi aslında. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Çocukların üzerinde, ebeveynlerin söylediklerinden çok davranışları etkilidir. EÄŸer siz gün içinde elinize bir kitap alıp okumaya baÅŸlarsanız, çocuk bu davranışınızı görür ve kaydeder. Zamanla sizin davranışınızı benimseyerek kendisi de kitap okumaya baÅŸlayacaktır. Bir de internet kullanımına sınırlama getirilmesi gerektiÄŸini düÅŸünüyorum. Ä°nternetin faydalarını yok sayıp, kullanılmamalı diyemeyiz ancak sınırlama getirebiliriz. Çocuklarımız internette çeÅŸitli oyunlarla ve sosyal medyayla geçirecekleri vakti kitap okuyarak geçirirse, daha kültürlü nesiller yetiÅŸir.

Ä°zole günlerde ailelere ne tür tavsiyelerde bulunmak istersiniz?

Ailelere en önemli tavsiyem olabildiÄŸince evde kalmalıdır. Çalışmak zorunda olan kiÅŸiler için bunu söyleyemeyiz ama çalışmayan ya da çalışmalarını evden yürütebilen kiÅŸiler mümkün olduÄŸunca dışarı çıkmamalı ve görüÅŸmelerini ertelemelidir. Kitap okumak, evde geçirdiÄŸimiz ÅŸu günlerde yapılacak en güzel aktivitelerden biri sanırım. Çocuklarınızla birlikte okuma saatleri yapabilirsiniz. Birlikte bir kitap okuyup sonra kitap üzerine sohbet edebilirsiniz. Bu zor günlerin geçeceÄŸini düÅŸünmeli ve kendimizi sıkıntılı bir ruh haline sürüklememeliyiz. Çocuklar ebeveynlerinden çok etkilenir. Onlara örnek olmak için okuma alışkanlığımız yoksa bile edinmemiz gerekir diye düÅŸünüyorum.

Doktor, yazar ve anne muhteÅŸem üçünü bir arada okuma fırsatı bulduÄŸumuz bir röportaj oldu Didem Yüzügüllü ile kendisine teÅŸekkür ediyor baÅŸarılarının devamını diliyoruz.