Pazartesi Sendromundan 2 Yaş Sendromuna Geçiş

Uzun oldu ilham gelmeyeli. İki yaş sendromu mu köreltmişti kalemimi ya da beni? Bilemedim.

 :) Bilimin bile çare bulamadığı her şey bizi bulmuştu: Birincisi kolik ikincisi ise  bu “erken ergenlik” denen 2 yaş sendromu. Çocuğun enfes bir tat olduğundan konuşmuştuk hep değil mi? Nasıl güzeldi, ne güzel enerjiler veriyordu, hayatı nasıl da güzelleştiriyordu. Aklıma gelmeyen başka güzellikleri varsa hatırlatın lütfen. Ben unuttum bu aralar J Çünkü biz adından bile ürktüğüm “iki yaş sendromu” na girdik oturduk. Çıkasımız da yok sanırım. :)

Televizyonda yağmur yağıyor diye ağlamalar, ay dede neden gelmedi diye cızırdamalar, çikolata isteyip de vermediğimizde kendini yerden yere atmalar, telefon isteyip karşılık bulamadığında vurmalar, istediği bir şey olmadığı her an çığlık çığlığa ağlayıp biraz zaman geçince “ ben ağlamadım, bebekler ağlar” diye bizi kandırmaya çalışmalar. Bulaşık makinasını “ben yerleştireceğim” çığlıkları, yanlışlıkla bir oyun esnasında önünü kapattığımda “çekil anne çekilll” lafları, bütün evi hatta bizi boyama isteğine  izin vermeyince anlamadığım bir dilde çemkirmesi, her şeyi ben yapacağım algısı ve sonucunda ağlama numaraları.

Her gördüğüne “anne o ne?” ler her verdiğin cevaptan sonra aynı soruyu kırk kere daha işitmeler...

1- sabır

2- sabır

3-ya sabırrrrrrrr

Derkennnn!

Hani o kadar okuduğum kitaplar, yazılar, bloglar hangisi yetişecek imdadıma diye umduğum medetler. Sabır diyor başka bir şey demiyor. Bitmek bilmeyen ağlamalı tepinmeler, bitmek bilmeyen ümidim. Hangisi baskın gelecek bilmiyorum. Tek yapabildiğim her kriz anında ilgisini dağıtmaya çalışmak, “sen  Arden abi oldun” la yatıştırmak, uzun uzun konuşmak, kucağıma alıp sakinleştirmeye çalışmak, bir top bulup “hadi kaleye geç” deyip oyuna yönlendirmek.

Bir de sendromun bir  üyesi daha var tabi.

İştahsızlık!!!

Lokmasız yaşayan çocuklar derneğindeniz işte bu yüzden. Bu bile sorun olmaktan çıktı diğerlerinin yanında. “Karnını doyuramasam da, kalbini doyuruyorum” diyorum geçiyorum. Ama bu dönemin oğlumun hamurunda kötü izler bırakmasını istemiyorum. Siz yaşayan  ve savaşı en az zararla atlatan anneler;  uyguladığınız ve güzel sonuçlar aldığınız yol yöntem ne varsa paylaşımlarınızı bekliyorum. Pazartesi sendromundan, iki yaş sendromuna geçiş yapan annelerin de benim de umudumuz sizsiniz. Psikoloji çaresiz :)

Sevgiyle, sendromsuz kalın... :)

Bahar Doğan Kocasaraç Peyzaj Mimarı/Anne

Yorum yap