Çocuklarla Felsefe (P4c) Nedir?

“Çocuklarla felsefe” yaklaşımı ile tanışmam ilk “çıtır çıtır felsefe” kitabı serisiyle olmuştur. Güzel, akıcı, düşündürücü, çocuğunuzla birlikte okurken tartışabileceğiniz. İnce ama dolu dolu kitap serisidir. Diğer tanışma kitabı ise “Filozof Çocuk” serisidir. Hal böyleyken uygulama ve eğitimlerini Adana’da yapabilecek biriyle tanışırsak ne olur? Röportaj alırız tabiki, bilgilerimizi daha derinlemesine arttırmak, konunun önemini güzelliğini faydasını anlatmak işimiz olur…Öyleyse Doç Dr. Deniz Ünal ile keyifli bir röportaja hazır mısınız?

Deniz Hanım bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Çocuklarını, matematiği ve gülümsemeyi seven bir kadınım.

Kadın hakları konusunda duyarlılığım da oldukça yüksektir 

Sonbahar, sararan yapraklar, gökyüzüne karşı zaafım vardır.

Akademik olarak ise şunları söyleyebilirim:

İstanbul’da Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Eğitimi Bölümünü, ardından Bilkent Matematik’ te yüksek lisansımı ve Çukurova İstatistik Bölümünde doktoramı tamamladım. Şimdilerde ise Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi İstatistik Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışmaktayım.

Sizi bu konuda çalışmaya teşvik eden süreç nasıl oldu? Bu konuya olan özel ilginizi nasıl değerlendirirsiniz?

Matematiğin çoğunluk tarafından anlaşılamamasının en önemli nedenlerinden birinin “sorgulamaktan korkmak” olduğuna hep inandım. Sorgulama yapabilen ve sorgulamaktan korkmayan bireylerin matematiğe olan yaklaşımlarının bambaşka olacağına da emindim. Sorgulama deyince akla ilk gelen alan ise felsefedir ve esasen felsefe ile matematik de birbirinden ayrılamayan bir bütündür. Bunun en basit kanıtı ise tarihteki filozof matematikçilerdir( Thales, Pisagor, Aristotales, Euclides, Leibniz vb.)

Bu durumda çocuklara felsefi sorgulama alışkanlığı kazandırmak için neler yapılabilir diye düşünmeye ve araştırmaya başladığım süreçte Çocuklarla Felsefe (P4C) uygulamaları ile karşılaştım. P4C uygulamalarının dünyanın çeşitli ülkelerinde 1974 yılından bu yana kullanıldığını ve sadece matematik alanında değil diğer birçok alanda da çocuklar için büyük faydalar sağladığını öğrendim. Bütün bu süreç ise beni konuya ilişkin daha fazla derinleşmeye götürdü ve merkezi İstanbul’da bulunan ve Pearson tarafından akredite olmuş bir kurum olan P4C Türkiye’nin verdiği eğitimlere katılarak P4C uzmanlığı ve P4C eğitmen eğitimi sertifikalarını aldım.

Dünyada çok yaygın ancak ülkemizde yenilikçi eğitim sistemlerine açık sadece bazı okullar tarafından uygulanan bu sistem tam olarak nedir? Yani “ çocuklar için felsefe (p4c) ” konusunu biraz açabilir miyiz?

P4C uygulaması, 5-20 sayıda kişinin çember şeklinde oturarak, bir kolaylaştırıcı (P4C uzmanı) ve bir uyaran (hikaye, resim, video, obje vb.) eşliğinde sorgulama yapmasıdır. Sorgulama sırasında temel amaç herkesin düşüncelerini nedenleriyle birlikte açıklayabilmekten çekinmeyecekleri, kimsenin kimseyi düşüncesinden dolayı yargılayamayacağı bir ortam yaratabilmektir.

Aslında doğanın gereği çocuklar sorgulayan birer birey olarak doğarlar fakat ailenin/toplumun tavrı ve eğitim sisteminin yapısı ile çocuklar önce düşüncelerini paylaşmak konusunda sonra da sorgulayarak düşünce üretme konusunda kendilerini kapatırlar.

Çocuklarımıza genel olarak  “Sorgulama! Kabul et!” temelli bir bakış açısını istemesek de veriyoruz.

P4C uygulamaları ise çocuklara/yetişkinlere sorgulama, argüman üretme, düşüncelerinin temellerinin farkına varma ve bunları açıklayabilme konusunda kazanımlar sağlar.

Bu uygulamaların okul başarısına etkisine ilişkin literatürde oldukça fazla sayıda çalışma da mevcuttur.

Çocuklar için felsefe kitapları ile oldukça fazla karşılaşır olduk son dönemlerde, verdiğiniz bilgiler doğrultusunda bu tür kitaplardan nasıl daha fazla fayda sağlayabiliriz?

P4C ile 

Türkiye geneli ve adana özelinde konuya ebeveynlerin yaklaşımını değerlendirir misiniz? Bu konuda yapılan çalışmalar nelerdir?

Türkiye bu konuda oldukça geç kalmış durumda. Son birkaç yıldır aktif olarak özellikle büyük şehirlerde ilgi duyanlar görüyoruz. Adana’da ise çok daha yeni ama artık burada da çalışmalar başlıyor.

Çocuklarla uygulamalar, atölyeler, yaş grupları ve ebeveyn atölyeleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Yaş gruplarına göre etkiler veya ne kadar süre sonra çocuklarda farkı fark edebiliriz bunlar hakkında bilgi verebilir misiniz?

Bu kişiden kişiye değişen bir durumdur ancak bir kez bile sorgulama atölyesine katılan birinin devamını getirmek isteyeceğine eminim. Sonuçları önce insan içinde yaşamaya başlıyor.

“Evet diyor, düşünebiliyorum, sorguluyorum, bunları doğru temellere dayandırabiliyorum ve doğru kelimelerle aktarabiliyorum. Tek bir doğru olmayabilir. Ben kendimi ifade edebilirim ve söylediklerim yüzünden gülünç duruma düşmem. Her düşüncenin belli dayanakları vardır, onları görmeye başlamak kişilerin birbirlerini anlaması için harikulade bir yoldur.”

Zaten bu algı insanın içine yerleştikten sonra yavaş yavaş dışarıya yansıyor. Örneğin birçok aile çocuğuna tablet/telefon vermek istemediği halde, arkadaşları bunlara sahipken kendi çocuğu dışlanmasın diye çocuğuna telefon alabiliyor. Oysa sorgulama yapılırsa hemen akla şunlar gelebilir: Çoğunluğun ya da bazılarının küçük yaşta telefonu olması doğru bir şey mi? Benim telefonum yok diye arkadaşım beni eleştiriyorsa o bunu haklı yapar mı? Ya da ben onun telefonu var diye onu hangi konularda eleştirebilirim? Her küçük yaşta telefon sahibi olan da aynı düzeyde eleştirilmeli mi? İstek nedir? İhtiyaç nedir? Bir şeye sahip olmak bizi değerli kılar mı? Eğer kılarsa acaba ne tür şeylere sahip olmak bizi değerli kılar? Değerli olmak nedir? Neden insanlar tarafından onaylanmak ve değer verilmek isteriz? vb.

Yazarın diğer yazısı için:

https://www.matematiksel.org/matematigin-buyulu-denizine-keyifle-dalabilmek-felsefe-solungaclari-ile-mumkun-mudur/

 

Doç. Dr. Deniz ÜNAL

P4C Eğitmeni- Matematikçi

Yorum yap