ÇOK BİLİNMEYENLİ DENKLEM; OTİZM
Otizm; yaşamın ilk üç yılında kendini gösteren sözel ve sözel olmayan iletişimde yaşanan; etkileşimde problemler, kısıtlı ilgi alanları, tekrarlayıcı davranış örüntüleri ve rutinlere bağlılık gibi durumlarla karakterize gelişimsel farklılıktır.
Neden olduğu kesin olarak bilinmemekle birlikte genetik ve sosyal faktörlerin otizmi tetiklediği düşünülmektedir. Özellikle teknolojideki gelişmelerle hayatımıza giren televizyon tablet telefon vb. cihazların erken çocukluk döneminden itibaren çocuklarımızı doğal gelişim çizgisinden çıkardığı sözel ve sözel olmayan iletişimde problemlere neden olduğu ve sosyalleşmenin önündeki en büyük engellerden biri olduğu bilinmektedir. Şu kesin olarak bilinmektedir ki, otizm tek bir nedenle olmaz, birden çok etkenin bir araya gelmesiyle meydana gelen oldukça karmaşık bir durumdur.
Otizmden şüphelenmemize neden olan davranış örüntüleri ise;
- Çocuğun başkaları ile göz teması kuramaması,
- Adı ile seslenildiğinde bakmaması,
- Söylenenleri duymuyor gibi davranması,
- Sözleri tekrar tekrar alakasız ortamlarda söylemesi,
- Oyuncaklarla oynayamaması,
- Parmağı ile bir şeyi gösterememesi,
- Yaşıtlarının oynadığı oyunlara ilgisiz kalması,
- Akranlarına göre konuşmada geri kalması,
- Sallanma, çırpınma gibi hareketlerde bulunması veya aşırı hareketli olması,
- Gözlerinin bir noktaya takılıp kalması,
- Eşyaları döndürmesi,
- Sıraya dizmesi,
- Rutin değişikliğine ise aşırı tepki vermesi,
otizmin başlıca belirtilerindendir. Bu belirtilerden bir veya birkaçını gözlendiğinde çocuk psikiyatrisi bölümünün bulunduğu bir hastaneye başvurulmalıdır.
Tıbbi tanı sonrasında en kısa süre içerisinde özel eğitimden yararlanılması çok önemlidir. Özel eğitim, otizm tanısı almış çocuklar için yaşamsal öneme sahiptir. Erken tanı sonrası başlanılan özel eğitim ve çocuğun günlük yaşamının tekrar organize edilmesi ile çocukların gelişiminde çok önemli gelişmeler olduğu görülmektedir.
Unutmayalım ki otizm bir hastalık değil; gelişimsel bir farklılıktır.
Turuncu Özel Eğitim Kurumu Kurucusu Özgün Söğüt
Yorum yap